Uluslararası Adalet Divanı, İsrail’in 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle soykırım suçlamasıyla yargılanmasına karar verdi. Kararı açıklayan Uluslararası Adalet Divanı Başkanı Donoghue, çatışmaların başladığı 7 Ekim’den beri İsrail’in saldırıları sonucunda Gazze’deki evlerin büyük oranda yıkıldığını, nüfusun çoğunluğunun zorla yerinden edildiğini ve sivil altyapının da zarar gördüğünü belirtti. Ayrıca, İsrail’in Gazze saldırıları sonucu çok sayıda can kaybı ve yaralanma olduğuna dikkat çekti.
Ara karar açıklanırken, “soykırım” suçu için yeterince delil olduğu ve davanın süreceğine karar verildiği belirtildi. Ancak, merak edilen bir başka konu da İsrail’e destek veren devletlerin sorumluluğu oldu. İsrail’in bu saldırıları gerçekleştirirken başta ABD olmak üzere birçok Batı ülkesi İsrail’in yanında olduklarını söylemeleri ve yardım etmeleriyle desteklerini artırdılar. Bu durumda, İsrail’in soykırım suçunu işlemesi halinde destek veren devletlerin de aynı suçu işlemiş olmaları anlamına gelir.
Uluslararası Hukukçu Prof. Dr. Selami Kuran’a göre, İsrail’in soykırım suçunu oluşturan eylemlerine destek veren devletler, suça iştirak etmiş olurlar. Bu iştirak, sözleşmeye taraf olmayan devletler için bile siyasi anlamda olumsuz sonuçlara yol açar. Destek veren devletler “soykırım işleyen devlete destek verme durumunda olan bir devlet” olarak uluslararası platformlarda utanç verici bir durumla karşı karşıya kalırlar. Ayrıca, İsrail’e soykırım suçundan sorumlu tutulduğu takdirde, maddi ve manevi tazminat davaları da açılabilir. Suçtan zarar görenler veya yakınları, İsrail devletine karşı tazminat taleplerinde bulunabilirler.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.