Kanada’daki Montreal Concordia Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir araştırmada, okulun atletizm takımı ve yerel koşu kulüplerinden seçilen en iyi koşucuların kızılcık takviyesi tükettikten sonraki 28 gün boyunca performansları detaylı bir şekilde incelendi.
Sporculara üç ayrı ziyarette iki deneme yapıldı. Bir uzun ve bir kısa çalışmanın amacı, katılımcıların farklı yoğunluklarda ne kadar etkili olduğunu belirlemekti. Katılımcılar, ekstreyi koşudan iki saat önce aldılar. 1.500 metrelik testte performans ve kas yorgunluğunda belirgin gelişmeler gözlendi. Daha kısa olan 400 metrelik koşuda ise daha az laktat birikimi rapor edildi. Laktat, kas yorgunluğunun ve oksijen eksikliğinin bir göstergesidir, bu da kızılcık tüketimi ile daha iyi oksijen alımı arasındaki bağlantıyı ortaya koyuyor.
Araştırmacılar, kızılcıkların yüksek düzeyde polifenollere sahip doğal bir antioksidan kaynağı olduğunu belirtti. Kıdemli araştırma yazarı doçent Andreas Bergdahl, yaptığı açıklamada, “Bunun güzelliği, tamamen doğal olmasıdır. Bu ergojenik bir yardımcıdır, yani performansı artırıcıdır, ancak bir anabolik steroid değildir. Sporcular performanslarındaki bu önemli artışı yalnızca daha fazla kızılcık tüketerek elde edebilirler.” ifadelerine yer verdi.
Çalışma, Fiziksel Aktivite ve Beslenme dergisinde yayınlandı.